Dünya Çatlakları Hakkında Bilinmesi Gerekenler
|Yer altı ve yer üstü kaynaklarının hızla tüketilmekte olduğu ve bu aşırı kullanımın doğanın bütün ögelerine zarar verdiği günümüzde, yeryüzü ve topraklar da bu zarardan en çok etkilenen ve deforme olan unsurlardan biri hâline gelmiştir.
Bu deformasyondan etkilenen toprakta oluşan durumlardan biri de yeryüzünde meydana gelen çatlaklardır. Jeolojide “fissür” olarak da adlandırılan bu çatlaklar, yer altındaki suyun yüzeye ulaşmasıyla toprakta çökmenin oluşması ve buna bağlı olarak da yüzeyde meydana gelen gerilmenin sonucu toprağın çatlamasıyla oluşmaktadır.
Dünya çatlakları günden güne büyüme riskiyle karşı karşıyadır. Çünkü dışarıdan gelen sular, özellikle de yağışlar toprağın süpürülmesine, yani bölgede erozyona sebep olur ve toprağın yüzeyden azalması, çatlakların kolaylıkla genişlemesine ve derinleşmesine neden olur.
Başlangıçta belki fark bile edilmeyecek kadar küçük olabilen Dünya çatlakları bahsedilen doğa olayları sebebiyle genişlemeye ve derinleşmeye devam ettiğinde metrelerce derinlik ve uzunluğa ulaşabilir. Bilinçsiz tüketimin oluşmasında çok büyük bir etkiye sahip olduğu bu çatlaklar canlılar ve altyapı için çok büyük bir sorun teşkil edecek boyuta ulaşabilir ve aslında gerçekten riskli bir durumdur.
Özellikle bir şehrin bütün temelinin altyapıya bağlı olduğu düşünülürse yolları, boru hatlarını ve bunun gibi birçok altyapı ögesini tehdit eden bu çatlaklar hemen hemen her bölgede görülebilir ve yerleşim yerlerinin çoğu bu tehdit altındadır. Fissürler özellikle zeminin taşıma gücünü olumsuz etkilediğinden, yerleşim yerleri ve altyapının bozulmasına ve hatta yıkılmasına sebep olmaları işten bile değildir.
Üstelik çatlaklar genişledikçe, yer altına yabancı maddelerin sızma olasılığı sürekli olarak artmaktadır. Açılan boşluklardan kimyasal maddeler, tarım ilaçları, atıklar veya sadece kirli su akışı olması çok muhtemeldir ve bu da zaten hızla tüketilmekte olan yer altı sularının aynı hızla kirlenmesine yol açar ve elbette ki bu da doğanın geleceğini olumsuz etkileyecektir.
İnsanlık gelişen teknolojinin de etkisiyle yer altı kaynaklarını, doğanın iki katı üzerinde bir hızla kullanmaya devam ettikçe bu çatlakların gün geçtikçe büyümesi ve tehlikenin artması çok yakın bir ihtimal olarak karşımıza çıkmaktadır.